İğneada’da meydana gelen selde, bungalov evlerde tatil yapan 6 kişinin ölümüne ilişkin başlatılan soruşturmada tutuklanan Bülent Bayrak’ın ifadesi ortaya çıktı. Bayrak, savcılık ifadesinde kaçak bungalovlar için yıkım kararı olduğunu bilmediğini savundu. “Kararı şimdi sizden öğrendim.” diyen Bayrak, “Bu yıkım kararına karşı iptal davası açılıp, açılmadığını bilmiyorum.” ifadesini kullandı.
Kırklareli’nin İğneada ilçesinde 5 Eylül meydana gelen selde bungalov evlerde tatil yapan 6 kişi yaşamını yitirdi. Selde yaşamını yitirenlerin tatil yaptığı, Sisli Vadi isimli bungalov evlerin kaçak olduğu belirlendi. Kaçak bungalov evler için daha önce yıkım kararı verildiği öğrenildi. Sosyal medyada tanıtımları da yapılan kaçak bungalov evlerin, faaliyet belgesinde “karma çiftlik” olarak gösterildiği belirlendi. Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın sürdürdüğü soruşturmada firmanın sahibi Bülent Bayrak, “taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan tutuklandı. Bayrak’la birlikte firma yöneticileri Sevcan Ulutürk ve Canan Aydın da tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Bayrak’ın yakalanmadan önce Demirköy Cumhuriyet Savcılığı’na yazdığı dilekçe ile tutuklandığı sırada Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığı’nda verdiği ifadeye ulaşıldı. Bayrak kaçak olduğu dönem yazdığı dilekçesinde, “Şirket işlerini ayarlamadan yakalanamaz ya da tutuklanamazdım. Bu sebeple adli mercilerin çağrılarına icabet edemedim.” dedi.
Selin yaşandığı gün bölgede normalin üzerinde bir yağış yaşandığını söyleyen Bayrak, işletmenin ruhsat probleminin yaşanan facianın sebebi olmadığını savundu. Bayrak, “Öngörülemez bir felaketin sorumluluğu tarafıma yüklenemez.” ifadesini kullandı. Ticari faaliyetleri nedeniyle sürekli olarak selin vurduğu çiftlikle ilgilenemediğini savunan Bayrak, “Turizm faaliyetlerini yoğun olarak yine sel felaketinde hayatını kaybetmiş olan Ümit Solmaz yürütmekteydi. Evlere misafir kabul eden ve kayıtlar tutan yine Ümit Solmaz’dı. Kurumlarca bana ulaşan bir sel bildirimi bu sebeple olmadı.” dedi. Bayrak, “Cenan Aydın, Sevcan Ulutürk ve Büşra Gökgöz ise projenin planlanmasına, yönetilmesine dair hiçbir sorumluluğa sahip değillerdir.” ifadelerini kullandı.
22 Eylül günü tutuklanan Bayrak, kaçak olduğu dönemde, İstanbul ve Tekirdağ’da kaldığını anlattı. Otomobilde, uyku tulumu içinde yatıp kalktığını anlatan Bayrak, bir dönem arkadaşının evinde kaldığını ancak jandarmanın buraya gelmesiyle izini kaybettirip Edremit’e gittiğini söyledi.
Bayrak, 6 kişinin öldüğü kaçak yapı için yıkım kararı alındığını ise bilmediğini savundu. Savcılıkta “İmara aykırılığın giderilmemesi sebebiyle yıkım kararı alındığını şimdi sizden öğrendim.” diyen Bayrak, şöyle devam etti: “Bu yıkım kararına karşı iptal davası açılıp, açılmadığını bilmiyorum. Hatırladığım kadarıyla idari para cezasının, yapı tatil tutanağının ve mühürleme işleminin iptali için dava açmıştık. Açtığımız davaların sonucunu şirket avukatımız daha iyi bilir. Herkes şirketin böyle bir durumla karşı karşıya kalması sebebiyle batacağımızı düşünerek alacaklarını bir an evvel tahsil etme gayretine girdi. Şirket işlerini ayarlamadan yakalanamaz ya da tutuklanamazdım. Bu sebeple adli mercilerin çağrılarına icabet edemedim.”